ABD’de İşgal Destekçisi Şirketlere Yönelik Tepki Artıyor

ABD’li Teknoloji Devlerinde İsrail İşbirliğini Protesto Eden Çalışanlara İşten Çıkarma ve Tutuklama

Washington Post’un haberine göre, Gazze’de devam eden savaş ve Amerikan teknoloji şirketlerinin İsrail işgal hükümetiyle işbirliği, bu şirketlerdeki çalışanlar arasında artan bir öfke ve reddetmeye neden oldu.

Gazete, gerilimin bu hafta doruğa çıktığını, yazılım mühendisi Ahmed Şehhur’un, şirketin İsrail hükümetiyle olan sözleşmelerini sonlandırması yönündeki açık çağrısının ardından Amazon’un onu işten uzaklaştırmasıyla tetiklendiğini belirtti.

Filistinli çalışan Şehhur, İsrail ile bağları kesme çağrısında bulunduğu iç mesajlar yayınlamış, bu da şirket içi hesaplarının askıya alınmasına ve nihayetinde işten uzaklaştırılmasına yol açmıştı.

Amazon sözcüsü yaptığı açıklamada, şirketin “ayrımcılık, taciz veya herhangi bir tehditkar davranışa tolerans göstermediğini” ve bu gibi durumları araştırarak uygun gördüğü önlemleri aldığını ifade etti.

Ayrıca, Microsoft ve Google’da düzenlenen protesto eylemleri sırasında bazı çalışanlar gözaltına alındı. Çalışanlar, şirketlerinin işgalci İsrail yapısının askeri ve hükümet kurumlarıyla olan teknoloji işbirliğini protesto ediyordu.

Birçok Google çalışanı, İsrail işgaliyle yapılan bir reklam anlaşmasını reddetti. Microsoft ise İsrail Güvenlik Bakanlığı’na yazılım, bulut bilişim ve yapay zeka alanlarında hizmet sağlamaya devam ediyor.

Gazeteye konuşan bazı çalışanlar, bu sözleşmelerin devam etmesinin kendilerini İsrail’in Filistinlilere yönelik politikalarında dolaylı bir ortak haline getirdiğine, özellikle de Gazze’ye yönelik devam eden saldırılar ışığında inanıyor.

Şirketler ise sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirme konusunda ısrarcı ve iç protestolara, bazı durumlarda işten çıkarma ve polisi çağırma gibi disiplin cezalarıyla karşılık veriyor.

Gazete, bu yılın başlarında yaptığı bir haberde, Google çalışanlarının 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonunu takip eden haftalarda İsrail ordusuna daha fazla yapay zeka aracı sağlamak için hızla harekete geçtiğini bildirmişti.

Google, Microsoft ve Amazon çalışanları, devam eden Gazze savaşı ortamında İsrail hükümetiyle işbirliğine karşı çıkan çalışanların protestoları ve yeni belgelerin ortaya çıkmasıyla, Amerikan teknoloji devlerindeki hoşnutsuzluk artıyor.

Washington Post’un bildirdiğine göre, Google çalışanları bu ay, şirketin platformu üzerinden 45 milyon dolarlık reklam harcamalarının detaylarını içeren ve Haziran ayında yayınlanan bir İsrail hükümet belgesini inceledi. Belgeyi ilk kez Drop Site News sitesi paylaşmıştı.

Google sözcüsü yaptığı açıklamada, İsrail hükümetinin YouTube’a reklam verdiğini, ancak belgenin “taraflar arasında doğrudan bir anlaşma olmadığını” söyledi.

Ayrıca, Google ve Amazon’un halihazırda ve eski çalışanlarından oluşan “Irk Ayrımcılığı için Teknolojiye Hayır” grubu bir bildiri yayınlayarak, şirketlerinin “soykırıma suç ortaklığı” olarak nitelendirdiği durumu reddetti ve hem eski hem de yeni tüm İsrail hükümeti sözleşmelerinin derhal sonlandırılmasını talep etti.

Google, geçen yıl grubun şirket ofislerinde düzenlediği protestolara katıldıkları gerekçesiyle 50’den fazla çalışanı işten çıkarmıştı.

Microsoft’ta ise Başkan Brad Smith, perşembe günü düzenlenen bir toplantıda, şirketin işgalci yapıyla olan bulut bilişim sözleşmesini sonlandırma çağrısında bulunan ve aralarında çalışanların da olduğu protestocuların gözaltına alınması olayına değindi; bazılarının daha sonra işten çıkarıldığını belirtti.

Smith, gazetenin aktardığına göre, işgal güçlerinin Microsoft araçlarını Filistinlileri gözetlemek için kullanma olasılığına dair endişeleri kabul etti ve The Guardian’ın Ağustos ayında yayınladığı, İsrail ordusunun gizlice kaydedilen Filistinli telefon görüşmelerini depolamak için “Azure” hizmetini kullandığını ortaya koyan bir raporun ardından şirketin yeni bilgiler edindiğini söyledi.

Smith, “Hizmetlerimizin sivil halkın kitlesel gözetimi için kullanılmasına izin vermiyoruz” dedi ve şirketin bu iddiaları araştırmak için bir avukatlık firmasıyla anlaştığını ve insan haklarıyla ilgili endişelerin bildirilme mekanizmalarını güçlendireceğini doğruladı.

Bu konuların gündeme getirilmesinin önemini kabul etmekle birlikte Smith, “Ofisleri işgal eden çalışanları işten çıkarmanın mantıklı olduğunu” ve çalışanların da bunun farkında olduğunu vurguladı.

Nisan 2024’te, “Irk Ayrımcılığı için Teknolojiye Hayır” hareketinin New York’taki bir şirket ofisinde düzenlediği oturma eylemi sırasında dokuz Google çalışanı gözaltına alınmış, bu hareketi bir işten çıkarma dalgası izlemişti. İşten çıkarılan bazı çalışanların, Google’ı kendilerinden yasa dışı bir şekilde intikam almaktan suçladığı bir dava hala devam ediyor.

Google sözcüsü Courtenay Mencini, şirketin, işgal hükümetiyle yapılan “Nimbus” sözleşmesi de dahil olmak üzere, kendi teknolojisinin kullanım kuralları konusunda “çok net” olduğunu söyledi.

Oturma eylemiyle ilgili olarak, söz konusu çalışanların “iş arkadaşlarını tehdit altında ve güvensiz hissettirdiklerini” belirterek davranışlarının “kabul edilemez” olduğunu ve şirketin “onları işten çıkarma kararına bağlı kaldığını” ifade etti.

Microsoft Başkanı Brad Smith, geçen hafta yapılan bir şirket toplantısında, Ağustos ayında şirketin Washington eyaletindeki Redmond şehrindeki genel merkezinde düzenlenen bir protestoda polisin 20 kişiyi gözaltına aldığını söyledi.

“Irk Ayrımcılığı için Teknolojiye Hayır” grubu, gözaltı anlarını ve genel merkez içinde kurulan çadırları gösteren görüntüler yayınladı. Grup ayrıca Smith ve CEO Satya Nadella’ya gönderdiği bir mektupta şirketi “soykırımı ve açlığı kışkırtmakla” suçlayarak protesto eylemlerini sürdüreceklerine söz verdi.

Smith, olaydan sonra yedi protestocunun ofisinde barikat kurduğunu ve internette canlı yayın yaparak polisin müdahalesi ve gözaltı anlarını belgelediğini, aralarında iki Microsoft çalışanının da olduğunu açıkladı.

Amazon’da ise çalışanların şirketin İsrail ile ilişkilerine tepkisi daha az görünürdü; bu kısmen, Arap çalışan kaynakları grubu ile onları destekleyen bazı çalışanlar arasındaki gerilime bağlanıyor.

İki Amazon çalışanı, Slack uygulamasındaki Arap grubuna ait iletişim kanalının, İsrail’de ikamet eden bir çalışan tarafından kasıtlı olarak gizlenmesi sonucu yaz boyunca geçici olarak kaybolduğunu belirtti.

İşten uzaklaştırılan mühendis Ahmed Şehhur, bu olayın şirket içindeki protesto mesajını yayınlamasına yol açtığını, bunun da hesaplarının askıya alınmasından önce destek ve eleştiri arasında gidip gelen geniş bir etkileşime neden olduğunu söyledi.

Şehhur, Seattle’daki Amazon genel merkezinin önünde bildiri dağıtırken, bazı çalışanların görüşlerini tartışmak için kendisiyle iletişime geçtiğini belirtti. Bir şirket çalışanı, Filistinlileri desteklemek için düzenlenmesi planlanan bir etkinliğin son dakikada iptal edildiğini bildirdi.

Söz konusu çalışan, Gazze’de gönüllü çalışan ve ateşkes çağrısı yapan doktorlarla ilgili CNN’den bir makaleyi Slack’te paylaştıktan sonra resmi bir uyarı aldığını, İnsan Kaynakları yönetiminin uyarının kalıcı dosyasına işlendiğini kendisine bildirdiğini söyledi.

“O zamandan beri ifade etme konusunda daha temkinli oldum, iş arkadaşlarım da yazma veya yorum yapma konusunda daha çekingen hale geldi” diye ekledi.

Bu bağlamda Şehhur, Arap çalışanların Gazze’deki savaşı tartışma yeteneğinin kısıtlandığını ve Filistin’le ilgili herhangi bir gönderinin şikayete ve soruşturmaya yol açabileceğini söyledi.

Ağustos ayındaki Microsoft protestolarında gözaltına alınanlar arasında olduğunu belirten Şehhur, eylemlerinin Amazon içindeki meslektaşlarına, Microsoft’ta ortaya çıkanlara benzer bir “yerel direniş” yaratması için ilham verme umudu taşıdığını ifade etti.

Özetle: Google, Microsoft ve Amazon gibi ABD’li teknoloji devlerinde, şirketlerin İsrail ile olan işbirliğini ve özellikle Gazze’deki savaştaki rolünü protesto eden çalışanlar, işten çıkarılma, gözaltına alınma ve disiplin cezaları gibi sert tedbirlerle karşılaşıyor. Çalışanlar, şirketlerinin İsrail’in politikalarına dolaylı da olsa ortak olduğunu düşünürken, şirket yönetimleri ise sözleşmesel yükümlülüklerini öne sürerek protestoları bastırma yoluna gidiyor. Bu durum, şirketler içinde ciddi bir gerilim ve korku atmosferi yaratmış durumda.

Başa dön tuşu