Gençler Sanal Kumar ve Bahis Tehlikesi ile Yüz Yüze
Sanal bahis, çocuklar ve gençler için risk oluşturmakta. Uzmanlar, bu durumun maddi ve hukuki tehlikeler doğurabileceğini belirtiyor. sanal kumar
Sanal bahis, erişilebilirliği ve çeşitli teklifleriyle çocuklar ve gençler için risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu durum, kişisel verilerin çalınması, dolandırıcılık ve suç gelirlerinin aklanması gibi daha büyük tehlikeleri de beraberinde getirmektedir.
Prof. Dr. Alkan, sanal kumar ve bahis konusundaki tehditleri açıklarken, gençlerin bilgi teknolojilerini yoğun bir şekilde kullandığını belirtti. Alkan, “İnternette gençlerimizi zararlı içeriklere yönlendiren uygulamalar mevcut. Masum bir başlangıç, tehlikeli sonuçlara yol açabiliyor. Kumar, bu süreçte en başta gelen tehlikelerden biridir,” dedi.
Alkan, çocukların internetle tanışma yaşının giderek düştüğüne dikkat çekerek, Türkiye’nin bilgisayar ve cep telefonu sahiplik oranlarının OECD ortalamalarının üzerinde olduğunu ifade etti. Ancak, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanma kültürü açısından geri kalındığını belirtti. Bu durumun, gençlerin dijital tehlikelerle karşılaşma olasılığını artırdığını vurguladı.
Çocukların oyun oynama isteğinin, sanal kumar ve bahis içerikleriyle birleştiğinde bağımlılık riskini artırdığını söyleyen Alkan, “Bir kez kumar oynayanların yüzde 70’i bağımlı hale geliyor. Bu durum, çocukların heyecan arayışına yönelmesine neden oluyor,” şeklinde konuştu.
Alkan, sanal kumar oynayan gençlerin çevrelerinden para istemeye başladığını gözlemlediklerini ifade etti. “Kaybettiklerinde geri kazanma isteği, onları daha fazla borçlanmaya itiyor. Ebeveynlerin bu durumu gözlemlemesi gerekiyor. Eğer çocuklar hiç beklenmedik bir şekilde para istemeye başladıysa, bu durum bahis bağımlılığının bir işareti olabilir,” dedi.
Türkiye’de gençlerin küçük yaşlardan itibaren kumar ve bahis bağımlılığına sürüklendiğini belirten Alkan, bu tehdidin toplumun her kesimini etkilediğini vurguladı. Alkan, “Dünyada cep telefonunu en çok açık tutan toplumuz. Gençlerimizin internetle olan etkileşimi, zararlı içeriklere maruz kalmalarını artırıyor,” dedi.
Alkan, gençlerin banka hesap numaraları ve kimlik bilgileri gibi kişisel verilerinin sosyal mühendislik yoluyla ele geçirildiğini belirtti. Bu durumun, çocukların psikolojik bunalıma girmesine yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca, kredi kartı bilgilerinin verilmesinin risklerine de dikkat çekerek, dolandırıcılık vakalarının sıkça yaşandığını belirtti.
Son olarak, dijital dünyada işlenen suçların kalıcı etkileri olabileceğini vurgulayan Alkan, zararlı içeriklerin silinmesinin zor olduğunu ve bu durumun çocukların psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebileceğini ifade etti.