Zekat Hizmetle Ödenebilir mi? Diyanet’in Açıklamaları

Diyanet İşleri Başkanlığı, zekatın hizmetle ödenip ödenemeyeceği konusunda açıklamalarda bulundu. Zekatın temel şartı malın mülkiyetinin fakire geçmesidir.

Zekatın hizmetle ödenip ödenemeyeceği sorusu, Müslümanlar arasında sıkça tartışılan bir konudur. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, bu konuda net bir açıklama yaparak zekatın temel şartının, malın fakirin mülkiyetine geçirilmesi olduğunu belirtti. Bu nedenle, doğrudan hizmet sunmanın zekat yerine geçmeyeceği ifade edilmektedir.

Din alimleri, zekatın “temlik” kuralına dayandığını vurgulamaktadır. Zekat, fakire doğrudan bir malın mülkiyetini kazandırmakla gerçekleşir. Bu mal, para olabileceği gibi, fakirin ihtiyaç duyduğu başka bir şey de olabilir. Ancak, doğrudan bir hizmet sunmak bu kapsama girmemektedir. Örneğin, bir tamir veya bakım işi, zekat olarak kabul edilmez.

Hizmetle zekat ödemek mümkün mü? Uzmanlar, “Ben bu hizmeti zekatıma saydım” demenin tek başına geçerli olmadığını belirtmektedir. Çünkü hizmetin karşılığını ölçmek, sübjektif bir durum yaratır. Ancak, objektif bir yöntemle hizmet bedeli belirlenirse, zekat niyeti devreye girebilir.

Örneğin, bir kişi, “Fakir bir kardeşimizin çatısını tamir edeceğiz. Önceden 10.000 TL bedel belirlenirse ve iş bitiminde bu borç zekata niyet edilerek silinirse, zekat geçerli olur” şeklinde bir yaklaşım sergileyebilir.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, bu konuda esnek bir yaklaşım sunmaktadır. Örneğin, kiracısı fakir olan bir kişi, o ayki kira bedelini almaktan vazgeçip “Bu benim zekatım olsun” diyebilir. Aynı mantık, hizmet karşılığı doğan borçlar için de geçerli kabul edilmektedir. Böylece hem fakirin ihtiyacı giderilmiş olur hem de zekat sorumluluğu yerine getirilmiş sayılır.

Uzmanlar ayrıca, her yardımın zekata sıkıştırılmaması gerektiğini hatırlatmaktadır. Sadaka ve infak da önemli ibadetler arasında yer alır. Fakirin musluğunu tamir etmek, çatısını onarmak veya diğer ihtiyaçlarını gidermek, zekat yerine sadaka niyetiyle yapılabilir.

Sonuç olarak, zekatın hizmetle ödenmesi doğrudan caiz değildir. Ancak hizmet karşılığında oluşan borcun zekata niyet edilerek affedilmesi, Diyanet tarafından kabul edilmektedir. Bunun dışında, yardım sadaka ve infak kapsamında değerlendirilmeli.

Başa dön tuşu